BATU (MAHMUD HÂDİYEV) (1904-1938)

Batu yetenekli bir şair olmasının yanında bir toplum önderiydi. Otobiyografisinde kendini şöyle anlatmıştır: “Ben Batu Maksudoğlu Hadiyev 1904 yılı 14 Mayıs’ta Taşkent’in Kaldırgaç mahallesinde bir mesh dikici ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim.”

İlk okulu eski mektepte okudu ve sonra Moskova’daki Pokrovskiy Enstitü’ne bağlı İşçiler Fakültesi’nde 1921 yıllarda tahsil gördü. Daha sonra Moskova Devlet ” Daru’l-Fünunu” İktisat Fakültesinden mezun oldu. Cumhuriyetin ilk dönemlerinde başkent olan Semerkant’a dönerek edebi ve sosyal faaliyetlerle meşgul oldu. Parti ve devlet müesseslerinde faaliyet göstererek gençlerin “Alanga (Alev)” dergisinde muharrirlik yaptı.

O zamanlardan başlayıp şiir, hikaye, makale ve oçerkler (örnek bir şahsiyeti hakkında değerlendirme yazısı) yazmaya başladı. Yazdığı “Hayit Haram Boldi (Bayram Haram Oldu)”, “Tursun“ gibi hikâyelerinde gelenek ile mücadele ve gelenekçilik ile yenilikçilik arasındaki zıtlıklaır okuyucularının gözü önüne koymuştur.

Onun  “ Umid Uçkunları (Ümit Kıvılcımları)” 1925,  “Tulkınlarım (Dalgalarım)” gibi şiir dizilerinde  genç  şairin heyecanlı ve samimi duyguları ifade edilmiştir. En önemlisi onun şiirlerinde ve eserlerinde parlak özgürlüğün ve geleceğin özlemi ve bunun için yapılacak mücadele ana fikir olarak seçilmiştir. Bu yüzden “Kozğaliş (Ayaklanma)”, “ İsyon (İsyan)”, “Bizning  Tavuş (Bizim sesimiz)”,“O Kun (O Gün)” ,”Yaş Yürek Tulkinları (Genç Kalp Dalgaları)” gibi onlarca şiiri büyük bir öneme sahiptir.

Batu, toplum önderi niteliğiyle Özbekistan Cumhuriyeti’nde eğitim-öğretim, bilimsel ve kültürel çalışmalara önemli katkı sağlamıştır.Bunun yanında Batu, müstebit düzene yani Sovyet rejimine  sadık bir şekilde hizmet etmiştir. Fıtrat ve Çolpan gibi hocalarından farklı olarak (rejimin siyasetine aldanarak ) rejimin yanında yer  tutmuştur.

Sonunda onun sadakatine bakılmaksızın 1929 yılında tutuklanmış ve Soloveyik Adasına sürgün edilmiştir. Batu, Sovyet Rejimi tarafından halk düşmanı(!!!) iftirası atılmış ve 8 Mayıs 1938 yılında vurularak öldürülmüştür. Batu’nun iki çocuğu geride kalmıştır. Oğlu Erkli Hadiyev ve kızı Naime Mahmudova tıp bilimleri doktoru ve profesörü olmuşlardır.

1930’lu yıllar Sovyetler birliğinde yaşayan Türkler için karanlık bir dönemdir. Bu dönemde Sovyet idaresi altındaki Türk coğrafyasında vatansever ve halkının bağımsızlığından taraf olan aydınlar katledilir. Özellikle 1937-1939 yılları arasında çok sayıda aydın, fikir adamı, din adamı, gazeteci, yazar, şair, eli kalem tutan okur-yazar kimseler -çoğu mahkeme bile edilmeden- kurşuna dizilmek suretiyle katledilmiştir.

 

 

 

Alakalı