Said Rıza Alizâde (1887-1945)

Said Rıza Alizâde 15 şubat 1882 yılında Semerkant’ta doğdu. Babası Hacı Mir Mahsum İranlı olup 1882 yılında Horasan’dan Buhara’ya  sonra Semerkant’ a yerleşti. Said Rıza Alizâde 6 yıl Semerkant’ta medresede okudu, bir müddet babasıyla halı satmada yardım etti. Bir Rus askeri  ile tanışıp onun tavsiyesi ve yardımı ile Demurov matbaasında baskıcı olarak işe girdi. Bu meslek onu matbuata olan ilgisini artırdı ve bu ilgi bir ömür boyu devam etti.

Said Rıza Alizâde; Özbek, Tacik ve Rus dillerinde yayın hayatında mektup ve makaleler yazdı, Semerkant gazetesi ve Ayna dergisinde Behbudi ile yakın işbirliği yaptı. Telgraf Haberleri adlı beyannameyi Özbek dilinde kendi adına çıkarttı (1914), Şark gazetesinde redaktörlük, Hürriyet gazetesinde tercümanlık ve muhabirlik (1917), 1922 yılında Zerefşan gazetesinde bölüm müdürlüğü yaptı. Avazı Tacik gazetesinin kurucularından biri oldu ve mesul katiplik yaptı. 1919 yılında devrin ruhuna uygun olarak Şark Meş ’ali (Doğu meşalesi) adlı haftalık dergi çıkardı  ve onu yönetti. Dergi Fars ve Tacik dillerinde yayınlandı, yaklaşık 4 bin nüshası olan bu dergi Orta Asya ve Kafkasya’dan başka Afganistan, İran, Türkiye, Hindistan ve birkaç Arap ülkesinde yayınlandı.

Said Rıza Alizâde’nin “Türkistan Haberleri”, “Kembeğeller Oqi” (Fakirler Oku), “Hürriyet”, “Mihnetkeşler Tavuşi” (Çalışanların Sesi), “Buhara-i Şerif”, “Turan”, “Semerkand Avazı” gazeteleri ve “Meşreb”,”Molla Müşfiki” dergilerinde yazıları çıkmıştır. Tenkidi makaleleri, hicvî fıkraları Behlul, Zambur, Rencber, Bağişemali, Şepalak gibi mahlaslar (hepsi 20 tane) altında yayınlandı.

Semerkand’ta fakir çiftçi çocukları için okul açıp öğretmenlik yaptı. “Sarfi Arap”, “Türki Alfabe”, “Tarih”, “Coğrafya”, “Matematik”,”Hendese”, “Tabiat”, “Din Vacipleri”, “Nizamname”, “Beden Eğitimi”, “İlmi Feza” adlı on bir tane ders kitabı yayınladı. Özbek okulları için “Birinci Yıl” adlı alfabe yazıp bedavaya dağıttı. Tacik dilinde “Sarf ve Nahiv” (1924), Özbek dilinde “Hasılat” (1926) kitaplarını yazıp yayınladı. Semerkand’ta yaşayan Ruslar için akşam kursları açıp Özbek ve Fars-Tacik dillerini öğretti. Mütefekkir Abdullah Şaik ile yeni Azerbaycan alfabesini hazırladı. 2 cilt Rusça-Tacikçe sözlük yazıp yayınlattı (1933-1934). 1933-37 yıllarında Semerkand Devlet Üniversitesi’nde Arap ve Fars dillerinde öğretmenlik yaptı. Hamid Alimcan, Otkir Raşid gibi şairlere ders verdi. Gazeteci Şeref Raşidov ve filozof İbrahim Müminov ile görüşmeler yaptı. Lahor’dan misafir olarak gelen Mirmuhammed Germani Afgan adlı yayıncıyı birkaç gün misafirlik edip ona “Merasilat”,”Türkistan Tarihi”, “Rusya Tarihi”, “Genel Avrupa Tarihi”, “İslam Tarihi”, “İslam Akideleri”, “Uzay İlmi” kitaplarını, “Saadet Asrı” adlı romanını ve tercüme eserlerini teslim etti.

Bolşevikler hükümetinin sözü ile icraatının aynı olmadığını anlayıp eserleri buralarda basılamayacağı yok olacağı endişesiyle (hapisse girdikten sonra öyle oldu zaten) bu karara varmıştır diye düşünebiliriz. Afgan naşire verilen kitaplara ne olduğu uzun zamana kadar belirsiz idi, fakat daha sonra eserlerin 1923-1933 yıllarında Lahor’da olduğu anlaşıldı.

Said Rıza Alizâde,  “Kaptan Kızı”, “Boris Godunov”, “Dubrovski”, “Yevgeni Onegin”, “Tirilish” (Diriliş), “Revizor”, “Achilgan Qo’piq” (Açılan Toprak), “Sement” (Çimento), “Polat Kandey Toblandi” (Polat Nasıl Çelikleşti) eserlerini Rusçadan Özbek, Fars, ve Tacik dillerine çevirdi. Fransızca’dan Molyer, Mopassan, İngilizceden Epton eserlerinin tercümesini yaptı. (Kuran-ı Kerim’in bazı ayetlerini Fransızca’ya çevirdiği hakkında da bilgiler vardır). İbn Sina, Firdevsi, Nizami, Fuzuli ve Nevai ‘nin eserlerini Rusça’ya kazandırması da övgüye layık işlerindendir.

Said Rıza Alizâde Aralık 1937 yılında siyasi bir ihbar sonucunda hapse atıldı daha sonra 8 yıl Semerkant-Taşkent-Tobolsk-Vladimir ilçelerinde hapis yattı. 24 aralık 1945 yılında verem hastalığından vefat etti.

 

Alakalı