Münevver Kari Abdürreşithanov (1878-1931)

Orta Asya Ceditçilik hareketinin önderi. XX. Asır Özbek milli basın ve yeni usüldeki milli eğitim kurucusu.Yeni milli tiyatro kurucularından birisidir. Edip, şair, hoca, gazeteci, aydın, cemaat erbabı Münevver Kari Abdürreşidhanoğlu, 1878 yılında Taşkent şehrinin Seyh Havend Tahur semtinin Derhan mahallesinde doğdu.Babası  müderris Abdürreşidhan Sabitbaldihanoğlu’dur, annesi Hasiyet hanım,  Hanhoca Şahrahimhoca isimli müderrisin kızıdır. Ailesinin üçüncü oğludur. Ağabeyi Azamhan (1872-1919) ve Müslimhan (1875-1954) lar da muallimdirler. Küçük yaşta yetim kaldığı için ilk eğitimini annesinden aldı. Daha sonra devrinin  meşhur öğretmeni Osman hocadan kıraat ve tecvid öğrenmiş ve hafızlığını tamamladı. 1885-1890 yıllarında Buhara’daki Mir Arap Medresesi’nde tahsil gördü ancak eğitimini tamamlamadan Taşkent’e dönüp Derhan Camii’nde imamlık vazifesine başladı.

Münevver Kari, XIX. Asrın sonundan itibaren Ceditçilik Hareketi’ne etkin olarak katıldı. 1901 yılında kendi evinde, sonra Taşkent’in çeşitli semtlerinde Cedit Okulları açtı.

1904 yılından sonra sosyal,siyasi ve kültürel çalışmalara başladı. 1906 yılından “Orta Asya’nın umrguzarlığı ,”Terakki” gazetelerinde çalıştı. Aynı yıl Özbek basınının ilk örneklerinden olan “Hurşid”(1906) gazetesini yayıncı ve yazar olarak neşretti. “Şöhret”(1907) “Tüccar” (1907), “Asya” (1908) gazetelerinde fikri ve edebi çalışmalarında bulundu. Daha sonra “Sedayı Türkistan(Türkistan’ın Sesi) (1914-15) gazetesinde başyazar yardımcısı, “El-İslah” dergisinde yazar, “Necat” ve “Kengeş (Kurul)” (1917) gazetelerinde başyazarlık yaptı.

Sovyet devrinde açıkça eğitim işlerine devam ederken, gizli olarak da siyasi çalışmalarına devam etti. 1918 Nisan’ında Türkistan Halk Üniversitesi’nin kurucusu ve rektörü olarak seçildi. Onun çabalarıyla 2 Haziran 1918 tarihinde darulmuallimin (eğitmenler evi) de çalışmaya başladı. 1918 yılında “Türk Ocağı”  derneğini kurdu.

Münevver Kari, 1920 li yıllarda Özbek yurdunun istiklali için mücadele eden “Milli İttihat” ve “Milli İstiklal” isimli gizli teşkilatların önderliğini yaptı.

Münevver Kari, çeşitli örgüt ve cemiyetler kurdu. “Cemiyeti İmdadiye” (1909), “Turan”(1914), “Türkistan Kütüphanesi” (1914), “Ümit” (1914), “Mektep” (1914), “Yardım” (1921) gibi cemiyet, teşkilat, şirket ve örgütlerde kurucu, yardımcı, başkan, üyelik vazifelerinde bulundu. Sovyet hükümeti devrinde Halk Darulfünun (üniversitesi) şurasının başkanı, Türkistan halk komiserliği Türk şubesinin yöneticisi (1918), Taşkent şehir eğitim naziri, Şark Halkları Kongresi (1920 Bakü) delegesi heyet üyesi, Buhara Halk Sovyet Cumhuriyeti’nin Eğitim Bakanlığı Vakıf Bölüm Başkanlığı (1920-21) Taşkent Şehir Halk Eğitim Bölüm Müdürlüğü (1921), akademmerkez başkanı (1922), Nevai Okulu, Nerimanov pedagoji tehnikumu, Kadınlar Pedagoji Enstitüsü’nde öğretmen, (1923-25) Semerkand Şehir Müzesi’nde bilimsel araştırmacı, Özbekistan Eski Eserler Koruma Komitesi’nde Taşkent- Fergane bölümünde katip (1927-28) olarak çalıştı.

Münevver Kari birçok ders kitabının da müellifidir. Onun “Edibi Evvel” (1907), “Edib üs-Sani”(1907), “Usulü Hesap”,”Tarih-i Kavm Türk”, “Tecvid”(1911), “Hevayici Dünya”,”Tarihi Enbiya”,”Tarihi İslamiye”(1912), “Yeryüzü”(1916-17), 4 bölümden oluşan “Özbekçe Dil Dersleri”(Şahresul Zünnun ve Kayyum Ramazan ile birlikte,1925-26, 4 kısmı musodara edilmiştir) kitabı bir kaç kere basılmıştır. 1914 yılında terakkiperver (ilerici) Özbek şairlerinin şiirlerini bir araya toplayıp “Çimenlik” isimli kitapta yayınlamıştır.

Münevver Kari, toplumsal-pedogojik faaliyetlerle beraber edebi çalışmalarda bulunmuştur. Onun kısa hikayeleri,  şiirleri, o zamanki yayın dünyasına ve kendisinin hazırladığı ders kitaplarına girmiştir. Bunun için güçlü bir yazar ve edip olarak tanınmıştır. Makalelerinde insan, cemiyet, din ve dindarlık, ahlak, sömürgecilik ve hürriyet, aydın olmak, teşkilatçılık, devlet idaresi konularına özellikle önem vermiştir.

Münevver Kari, faaliyetlerini sadece pedagoji, matbuat, yazarlık, ediblik ile sınırlandırmamış, ciddi bir şekilde siyasi çalışmalar yapmıştır. Bunun için müstemleke hükümet tarafından bir kaç kere gözaltına alınmıştır.

Avrupa’nın  ekonomisi, sanayii, ilim ve fennini öğrenmeye çağırmış, geri kalmayı kötülemiştir. O düşünce ve vicdan özgürlüğünü kısıtlamayan laik demokratik devlet yanlısı olmuştur. Kokan şehrinde kurulan Türkistan Muhtar Cumhuriyeti’ni desteklemiştir(1917). Ömrü boyunca vatanını bağımsız olarak görmek istemiştir.

1920’li yılların ortalarında milli aydınlara yapılan baskılar sonucu Münevver Kari de  bütün görevlerinden uzaklaştırıldı. Ancak tüm bu yasaklar Münevver Kari Abdurreşidhanoğlu’nu istiklal gayesinden döndüremedi.

1930’lu yıllar Sovyetler birliğinde yaşayan Türkler için karanlık bir dönemdir. Bu dönemde Sovyet idaresi altındaki Türk coğrafyasında vatansever ve halkının bağımsızlığından taraf olan aydın, düşünce adamı, din adamı, şair, yazar, gazeteci, fikir adamı, eli kalem tutan okur-yazar kimseleri -çoğu mahkeme bile edilmeden- kurşuna dizilmek suretiyle katledilir.

Münevver Kari Abdürreşidhanoğlu, 6 Kasım 1929 tarihinde tutuklandı ve Moskova’daki Butirga hapishanesinde katledildi (1931). Vegenkave mezarlığına defnedildi. 1991 yılında Özbekistan Devleti tarafından iade-i itibar yapılmıştır.

Alakalı